Kyojiro is a cultural anthropologist, days away from making the trip of his career when he meets Mariko, a free-spirited Japanese woman living on Guam, a remote island in the Pacific Ocean. Mariko is everything Kyojiro isn't adaptable, whimsical, and ready to make life-changing decisions with the changing tides. It is during their brief time together that Kyojiro is able to watch the woman he loves metamorphosize from Mariko into Mariquita, shedding her Japanese identity and becoming a woman who belongs to Guam
Natsuki Ikezawa Livres




Im Zentrum dieses äußerst vielschichtigen und zugleich spannenden Buches steht Präsident Macias Guili - aus kleinen Verhältnissen stammend, in Japan aufgewachsen, danach zum autokratischen Herrscher einer mikronesischen Insel-Republik aufsteigend und schließlich untergehend. Ein politischer Roman über Ausübung und Missbrauch von Macht, über den Zusammenstoß der westlichen Moderne mit der archaischen Welt des Südpazifik, aber auch ein Roman über Sexualität, Spiritualität und Tod, über archaische Dimensionen, die schließlich zum Sturz des Präsidenten führen. Dem europäischen Realismus ebenso verpflichtet wie dem magischen Realismus eines Gabriel Garcia Márquez, gelingt dem Autor die Schaffung einer Welt, in der scheinbar disparate Elemente auf überraschende Weise gelöst werden. Ikezawa Natsuki, geboren 1945 in Hokkaido, gehört zu den bedeutendsten Autoren Japans.
Mercan kemikler inci gözler
- 180pages
- 7 heures de lecture
Fizik öğreniminin üzerine, başta çeviri olmak üzere, edebiyatın birden fazla alanında kalem oynatan farklı bir yazarla karşı karşıya olduğumuz bir gerçek. Bir adada doğan, ada sevgisini sadece doğduğu yerle sınırlı tutmayıp belleğine kazıdığı diğer adaları anlatırken de içten davranan bir seyyah İKEZAVA Natsuki. Fiziksel yolculuklar kadar iç âlemlere yapılan yolculukları da seviyor. Kitaba adını veren öykü ("Mercan Kemikler, İnci Gözler") dışında, "Umut" ve "Kuzeye Yolculuk" öykülerinin de Fransızca editörlüğünü yapmış olan Veronique Brindeau, yazar için şunları söylüyor: "İKEZAVA Natsuki’yle birlikteyken, sanki bir ses sürekli yanı başımızdadır. O ses buralara ait değil gibidir, ama görünmeyenle yapılan konuşmalara elverişli, nerede olduğu bilinmeyen no man’s land bize o sesin uğultusunu duyurur: ‘Kuzeye Yolculuk’taki karlı tarlalar ya da ‘Mercan Kemikler, İnci Gözler’deki, yaşamın hemen sonrasında, dağılmakta olan sevilen ruhun kemiklerden henüz tam ayrılmadığı o zaman dilimi."