Né à Istanbul en 1959, Cezmi Ersöz se classe parmi les auteurs les plus prolifiques et les plus vendus de Turquie. Après avoir été journaliste pour plusieurs quotidiens turcs, Ersöz s'est consacré à l'écriture à temps plein au milieu des années 1990. Ses œuvres, à la fois romantiques et pessimistes, ont tendance à refléter les aspects les plus sombres de la vie. Le style d'Ersöz est reconnu pour son aperçu pénétrant de la psychologie humaine et de la complexité des relations, offrant aux lecteurs un regard profond sur la condition humaine.
Artık herkesin gayet iyi tanıdığı Cezmi Ersöz üslubuyla, Cezmi Ersöz duyarlığıyla Cezmi Ersöz yazıları. “Paramparça olsa da kurtarılacak bir ruhu” titizlikle koruyan bir yazarın, o paramparçalıktan, hayatın içinden ve kıyısından yazılmış 26 yazısı. “İkimiz de derinden derine anlamıştık ki, ne denli yoğun duygularla saklanmış olursa olsun benzerler arasındaki aşk, bu çirkin, bu acımasız dünyayla karşılaştığında ışığı gören filmler gibi solar, kaybolur, anlamsızlaşır...”
Bir tek seni sevdigim dogruydu... Ve bu dogru yuzunden hayatim yalana batti... Sen beni disladigindan beri, beni sevenlere bir hayalet hediye ettin... Tepeden tirnaga aska, tepeden tirnaga ozleme batmis bir hayalet... Bu hayaletin icinde, beni degil seni gorduler hep. Cogu bu hayalete dayanamayip cekip gitti... Kimisi senin beni beklettigin kapida, beni bekledi. Seni beklemekten yorulur, onunla birlikte cekip giderim, diye buralardan... Ve ben en cok onlarin sevgisine inandim. En cok onlara derinden uzuldum. Ve hep merak ettim, karsiliksiz ve onca yil bir hayaleti nasil boylesine sevebildiler diye.